Ana içeriğe atla

Kayıtlar

CORONA TÜRKİYE

CORONA TÜRKİYE 11 Mart 2020  Akşam saatlerinde Türkiye'de ki ilk vaka duyuruldu. Yurt dışı kaynak olduğu söylendi. 12 Mart 2020  Üniversitelere 3 hafta ara verildi memleketine dönmek için uzun kuyruklar oluşturan öğrenciler hastalığın ülke çapında yayılmasına neden olabilir. Maçlar seyircisiz oynanacak ligin ertelenmesi daha uygun karar olurdu sporcu sağlığı, kafe ve kahve gibi toplu alanlarda maç izlenmemesi için.  13 Mart 2020  Enfekte kişinin ailesinden bir kişiye daha bulaştırdığı söylendi, çok geçmeden 3 vaka daha olduğu açıklandı ilk vaka ile temas halinde olan kişiler veya ailesinden, farklı kaynaklardan farklı bilgiler. İran ile sınır kapatıldı hastalık Türkiye'de görülmeden önce kapatılması gerekirdi İran hastalıktan en çok etkilenen 3. ülke konumunda ayrıca 9 Avrupa ülkesine uçuşlar durduruldu. Irak'tan İstanbul'a gelen uçağa İstanbul'a iniş izni verilmedi Ankara Esenboğa hava alanına iniş yaptı uçaktaki 57 kişi ka...
En son yayınlar

(SAHİPSİZ ARABA)

                                  SAHİPSİZ ARABA        2015 yılının kış mevsimindeydik ben, Eray ve Enes ile sürekli takıldığımız Opet akaryakıt istasyonunda yaklaşık olarak dokuz on gündür anormal bir şekilde park edilmiş olan Peugeot J9 marka eski bir araca dikkatimiz çekilmişti. O gece Enes’in babasının arabası ile takılıyorduk Opet’te sıkılınca birden soluğu Cumhuriyet Meydanında aldık.     Ertesi gün ben ve Tunay Opet oto yıkamada çalışan Eray ve Enesin yanına gittik, hava kararınca altımızda araba olmadığından mahalleye doğru yürümeye başlayacaktık ki J9 hala hiç kıpırdatılmamış olarak oradaydı. Fikir tam olarak kimden çıktı hatırlamıyorum ama hepimiz hem fikir olarak arabanın yanına gittiğimizde anahtarının üstünde olduğunu görünce arabayı bulunduğu yerden ödünç aldık benzin istasyonunun kameralarının çekmediği yerde olduğunu bildiğimizden cesaretli...

BİSİKLET HIRSIZLARI FİLM ANALİZİ (Sinemanın Temel Kavramları)

BİSİKLET HIRSIZLARI FİLM ANALİZİ İTALYAN YENİ GERÇEKÇİLİĞİ NEDİR?    II. Dünya Savaşı’ndan sonra İtalya’da ortaya çıkan sinema akımı. 1944 ile 1955 yılları arasında varlığını sürdürmüştür. Bu akımda gerçek yer, gerçek kişi, gerçek diyaloglar kullanılmaktadır. İtalya’da orta sınıfa mensup olmanın ne anlama geldiğine dair bir fikir verebilmektir.  Filmin Konusu: Film iş arayan biri, bir afiş dağıtım işi bulunca karısının kumaşlarını satarak bir bisiklet alır ve ilk günden bisikleti çaldırır. Bisikletini geri kazanmak işçin polisten yardım ister ancak polis basit bir bisiklet için vakit ayırmaz ardından, adam oğlu ile  zorlu bir sürece başlar. Analizim: Film stüdyo ortamından ziyade açık alanlarda çekilmiştir. Bu sebepten dolayı savaşların yıkıcılığını ve bunalımını doğrudan hissettirmiştir. Dışavurumcu Alman Sinemasının karanlığı ile kıyaslarsak İtalyan Yeni Gerçekliliğinin grisi aydınlık sayılabilir. Bir sette çekilmediğinden yapay ışık değil gün ışığı kullanılmıştır...

FRİTZ LANG-M FİLM ANALİZİ (Sinemanın Temel Kavramları)

FRİTZ LANG-M FİLM ANALİZİ Fritz Lang’ı Tanıyalım: Christian Anton Lang, 5 Aralık 1890 tarihinde Viyana'da dünyaya geldi. Viyana'da mimarlık ve müzik eğitimi alan Lang, dünya turuna çıkmaya karar verdi ve Paris ile Münih'te eğitimini sürdürdü. I. Cihan Harbi'nde ülkesine dönerek orduya katıldı ve savaş sırasında ağır yaralar aldı. Yaralandıktan sonra, iyileşme süreci için savaştan uzak bir bölgeye gönderildi ve burada geçirdiği dönemde ilk senaryolarını kağıda dökmeye başladı. İlerleyen dönemlerde Alman UFA Stüdyoları'nda çalışmaya başladı ve kısa sürede Alman dışa vurumcu sinemasının en önemli yönetmenlerinden biri haline geldi. 1919 senesinde ilk filmi Halbblut'u çeken yönetmenin ilk önemli filmi ise 1922 senesinde çektiği İki bölümden oluşan ‘’Dr. Mabuse, der Spieler’, insanları hipnoz ederek suç işleyen bir cani olan Dr Mabuse'un hikâyesini anlatan psikolojik gerilimdi. Film dışavurumcu sinemanın en önemli eserlerinden biri olurken yönetmenin toplumsal s...

Hikaye (metin Yazarlığı ödevi)

XXXXXXXXX Zemherinin en sert hissedildiği bir günde Miğferyeli geçit muhafız subayı Etna yaveri Sigmund ile olaysız bir gece olacağına karşı bahse girdiler. Aslında olaysız geçen gün sayısı ayın bir iki günüydü sadece ama bunlar artık geçit muhafızları için alışılageldik sorunlardı. Genç subay Etna gece nöbetini teftiş edecekken Cassus isimli muhafızlara yeni katılmış körpe bir çocuk kaleye bir kuzgun geldiğini ve üzerinde babasının mührünün olduğunu söyledi, Etna doğruca odasına döndü kuzgundan gelen mesaj da Luferson Lordu olan ağabeyi Ulfrick’in öldüğünü ve olabildiğince zaman kaybetmeden Luferson’a gitmesini emrediliyordu lord babası tarafından. Kapıdaki Cassus’a yaveri Sigmund çağırmasını söyledi, Sigmud büyük salondan Etna’nın yanına geldiğinde çocukluk arkadaşının yüzünü böylesine daha öncesinde sadece bir kere görmüştü, Ysolda bir grup haydut tarafından öldürüldüğünde. Sigmund çatallaşan titrek sesiyle; -“Ne oldu?” dedi. -“Ulfrick… öldü.” Ulfrick kederli bir şekil...

ÖĞRENCİ DEĞİŞİM PROGRAMLARI HAKKINDA RÖPORTAJ

ÖĞRENCİ DEĞİŞİM PROGRAMLARI HAKKINDA  RÖPORTAJ Öğrenci değişim programları hakkında birçok öğrencinin aklında yer eden soruları Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Dış İilişkiler koordinatörlüğünde Öğretim Görevlisi olarak çalışan Sayın Merve Aksu’ya sordum. Merve hoca ile bizzat kendimin ve birçok öğrencinin merak ettiği sorular üzerine konuştuk. Röportör: Merhaba hocam Merve Hoca: Merhaba Tuncay Röportör: Öncelikle sizi tanıyalım. Merve Hoca: İsmim Merve Aksu üniversitemizin Dış İlişkiler koordinatörlüğünde öğretim görevlisi olarak çalışıyorum. Lisans eğitimimi İstanbul üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünde tamamladım, aynı zamanda gazetecilik çift anadal programını tamamladım sonrasında Marmara Üniversitesinde Uluslararası İlişkiler anabilim dalında yüksek lisans eğitimimi tamamladım, hali hazırda yine İstanbul Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler anabilim dalında doktorama devam ediyorum. Röportör: Erasmus...

Günlük

24.12.19 Bugün uzun zamandır olduğundan farklı olarak yorgun uyanmadım. Kahvaltı etmek istemedim çünkü garip bir şekilde yemek yemekten bıkmıştım, ama açtım. Dersim 14.30'da olduğu için evde biraz keyif yaptım keyif dediysem de uzandığım yerden Youtube'ta gezindim. Sonra 14.30'da olan derse gitmekten de vazgeçtim. Sadece saat 16.00'daki Öykü'nün Aysel Hoca ile olan röportajı için okula gitmeye karar verdim. Aysel hocayla röportajı yaptıktan sonra eve döndüm ve yemek yedim. Biraz dinlendikten sonra gece 01.05'e kadar birçok yazı yazdım ve artık kafamdan dumanlar tütüyor şuan bunları yazarken bir yorgunluk kahvesi içiyorum ve ardından kolayca uyuyabilmeyi umuyorum.